Cappadocia's Sunrise Magic: A Balloon Ride to Remember
Descarga y escucha en cualquier lugar
Descarga tus episodios favoritos y disfrútalos, ¡dondequiera que estés! Regístrate o inicia sesión ahora para acceder a la escucha sin conexión.
Cappadocia's Sunrise Magic: A Balloon Ride to Remember
Esta transcripción es generada automáticamente. Ten en cuenta que no se garantiza una precisión absoluta.
Capítulos
Descripción
Fluent Fiction - Turkish: Cappadocia's Sunrise Magic: A Balloon Ride to Remember Find the full episode transcript, vocabulary words, and more: https://www.fluentfiction.org/cappadocias-sunrise-magic-a-balloon-ride-to-remember/ Story Transcript: Tr: Güneş, doğu ufkunda yavaşça yükseliyordu....
mostra másFind the full episode transcript, vocabulary words, and more:
fluentfiction.org/cappadocias-sunrise-magic-a-balloon-ride-to-remember
Story Transcript:
Tr: Güneş, doğu ufkunda yavaşça yükseliyordu.
En: The sun was slowly rising on the eastern horizon.
Tr: Gökyüzü pembe ve turuncu renklerle kaplanmıştı.
En: The sky was covered with shades of pink and orange.
Tr: Kapadokya sabahı muhteşemdi.
En: The morning in Cappadocia was magnificent.
Tr: Emre ve Aylin, balon sepetinde heyecanla bekliyordu.
En: Emre and Aylin were waiting excitedly in the balloon basket.
Tr: Emre, "Aylin, bu manzara inanılmaz!" dedi.
En: Emre said, "Aylin, this view is incredible!"
Tr: Aylin, gülümseyerek başını salladı.
En: Aylin nodded with a smile.
Tr: "Evet Emre, peri bacaları harika görünüyor," diye yanıtladı.
En: "Yes, Emre, the fairy chimneys look amazing," she replied.
Tr: Balon, yavaşça gökyüzüne yükseldi.
En: The balloon slowly ascended into the sky.
Tr: Aşağıda, taşların arasında eski köyler görünüyor, dar yollar kıvrılıyordu.
En: Below, old villages nestled among the rocks could be seen, and narrow roads were winding.
Tr: Emre, "Bak! Aşağıda bir kilise var," dedi heyecanla.
En: Emre exclaimed excitedly, "Look! There is a church down there."
Tr: Aylin, "O kilise yüzlerce yıllık. Burası tarihle dolu," dedi.
En: Aylin responded, "That church is hundreds of years old. This place is full of history."
Tr: Güneş tamamen doğduğunda, gökyüzü mavi renge bürünmüştü.
En: As the sun fully rose, the sky turned a shade of blue.
Tr: Emre, Aylin'e döndü.
En: Emre turned to Aylin.
Tr: "Bu anı asla unutmayacağım," dedi.
En: "I will never forget this moment," he said.
Tr: Aylin, derin bir nefes aldı.
En: Aylin took a deep breath.
Tr: "Ben de," dedi.
En: "Me neither," she said.
Tr: "Bu anı sonsuza dek hatırlayacağım," dedi.
En: "I will remember this moment forever."
Tr: Balon, yavaşça alçalmaya başladı.
En: The balloon began to descend slowly.
Tr: Aşağıda, balonların indiği geniş bir alan görünüyordu.
En: Below, a vast area where the balloons landed came into view.
Tr: Emre ve Aylin, manzaranın tadını çıkarıyordu.
En: Emre and Aylin enjoyed the scenery.
Tr: Balon sonunda yere indiğinde, iki genç insanın yüzü mutlulukla parlıyordu.
En: When the balloon finally touched the ground, the faces of the two young people were shining with happiness.
Tr: Emre, "Bu, hayatımın en güzel deneyimiydi," dedi.
En: Emre said, "This was the best experience of my life."
Tr: Aylin, "Evet, bu yolculuk ikimiz için de özel oldu," diye ekledi.
En: Aylin added, "Yes, this journey was special for both of us."
Tr: İkisi de birbirine baktı ve gülümsedi.
En: They looked at each other and smiled.
Tr: Maceraları bitti ama hatıraları hep kalacaktı.
En: Their adventure had ended, but the memories would always remain.
Tr: Kapadokya, peri bacaları ve eşsiz manzaraları ile onları büyülemişti.
En: Cappadocia, with its fairy chimneys and unique landscapes, had enchanted them.
Tr: Ama en önemlisi, bu büyük anıları birlikte paylaşmışlardı.
En: But most importantly, they shared these great memories together.
Tr: Emre ve Aylin, unutulmaz bir gün geçirmişti.
En: Emre and Aylin had an unforgettable day.
Tr: Güneşin altında, gizemli ve büyülü Kapadokya, onların kalbinde özel bir yer edinmişti.
En: Under the sun, mysterious and magical Cappadocia had earned a special place in their hearts.
Tr: Ve böylece, o sabah Kapadokya'da yeni bir hikaye yazıldı.
En: And so, that morning in Cappadocia, a new story was written.
Tr: Aşk ve dostlukla dolu bir hikaye.
En: A story filled with love and friendship.
Vocabulary Words:
- rising: yükseliyordu
- horizon: ufku
- magnificent: muhteşemdi
- excitement: heyecanla
- basket: sepetinde
- nodded: başını salladı
- shade: renk
- fairy chimneys: peri bacaları
- ascended: yükseldi
- nestled: yerleşmiş
- narrow: dar
- winding: kıvrılıyordu
- exclaimed: heyecanla dedi
- hundreds: yüzlerce
- turn: bürünmüştü
- descend: alçalmaya
- vast: geniş
- landed: indi
- enjoyed: tadını çıkarıyordu
- shining: parlıyordu
- happiness: mutlulukla
- experience: deneyimiydi
- journey: yolculuk
- special: özel
- memories: hatıraları
- unique: eşsiz
- enchanted: büyülemişti
- mysterious: gizemli
- magical: büyülü
- friendship: dostluk
Información
Autor | FluentFiction.org |
Organización | Kameron Kilchrist |
Página web | www.fluentfiction.org |
Etiquetas |
Copyright 2024 - Spreaker Inc. an iHeartMedia Company